OSMANGAZİ (1281 – 1326) Osman Bey, 1258 yılında Söğüt ´te doğdu. Yaşamının erken dönemleri hakkında güvenilir kayıtlar yoktur. Babası Ertuğrul Gazi, Batı Anadolu'da Söğüt Ovası ile Domaniç Yaylasında yaşayan Oğuz Türkleri´nin Bozok boyunun Kayı kolundan olan büyük kalabalık bir obaya başkanlık etmekte idi Önceliklebilinmesinde fayda olan gerçek, tarihte osman bey adında biri yoktur.. Bütün bilimsel araştırmalar, osmanlı devleti'nin Kurucunu "OTMAN" VEYA" ATAMAN" olarak verir. nitekim Bizans kaynakları 1. 79. Osman Bey Dönemi Konu Özeti, Önemli Olayları hakkında bilgi, kısaca ödev araştırması, Osman Bey Dönemi (1299 – 1324): * Yarhisar, İnegöl, Bilecik vs. alınmıştır. * Ahilerin desteği sağlanmıştır. * Aşiretten beylik durumuna geçilmiştir. * 1302 Koyunhisar Savaşı’nda Bizans tekfurları mağlup edilmiştir. 1308 de İznik’ in en mühim ileri karakolu olan Karahisar ele geçirildi. Böylec İznik-İzmit karayolu Türklerin hakimiyetine girmiş oldu. Osman Bey artık başta Bursa olmak üzere İznik ve İzmit’in zabıtını ilk hedef olarak görüyordu. 1314 yılında başlayan Bursa kuşatması, 10 senden fazla sürdü. 1324′ de hastalanan Osman Bey, kumandayı oğlu Orhan’ a devretti. Osman Bey, çocuğun denize girme arzusu ile acele etmesine ses etmemeyi tercih etmişti. Çünkü sahilden yükselen kahkahalar, tuz kokulu denizin getirdiği nemli havayla karışıp Osman Bey’in ciğerlerini bir gençlik enerjisiyle doldurmuştu. Kendi çocukluğunun kokusu gelmişti burnunun ucuna. Er8xw. Haberler > Dizisi Yapılsa Çok Ağlatacak 13 Osmanlı Hikayesi - 1127 - 1406 Muhteşem Yüzyıl dizisi ile bir kere daha gördük ki halkımız tarihe aç, 500 yıl önce yaşanan olayları bugün olmuş gibi içinde hissediyor ve gözyaşlarını tutamıyor. Koca padişaha 'ellerin kırılsın...' diye beddua edebiliyor. İşte sizin için halkımızın Tarihimiz hakkında bilinçlenmesine yönelik Osmanlı'da yaşanmış göz yaşartıcı belli başlı olayları derledik. Her biri asgari 3-4 sezon sürecek dizi konuları ve dizilere isim önerileri için sizi şöyle alalım. 1. Kuruluşun Bedeli Osmanlı’nın daha kuruluş yıllarında, Osman Bey kayı boyunun başına geçme hevesi olduğundan şüphe ettiği öz amcası Dündar Bey’i kendi elleriyle boğarak öldürdü ve cesedini sergiledi. Keşke Dündar Bey, Osman Bey ile hiç kavga etmeseydi denilerek hüzün duyulabilir. 2. Savcı'nın Dramı Osmanlı’da saltanatın babadan oğula geçmesi geleneğini bozarak, padişah olması gereken abisi Halil’i öldürüp tahta geçti. Tahta geçtikten sonra diğer kardeşi İbrahim’i öldürttü. Daha sonra tahtta gözü olduğundan şüphelendiği öz oğlu Savcı Bey’i önce kör etti ardından hırsını alamayıp öldürttü ve cesedini şehrin merkezine astı. Keşke Savcı Bey efendi gibi şehzadeliğini yapsaydı, tahta geçmek için babasının ebediyete intikal etmesini bekleseydi diye içlenilebilir. 3. Savaş Meydanında Vurdular I. Beyazıt Kosova savaşındababasının ölmesinin ardından, babası ile birlikte savaş meydanında vuruşan kardeşi şehzade Yakup’u oracıkta hiç vakit kaybetmeden öldürttü. Keşke savaşın bitmesini bari bekleseydi diye düşüncelere gark olunabilir. 4. İtalya’nın Yolları Fatih sultan mehmet’in ölümünün ardından tahta çıkan II. Bayezid İtalya’ya kaçan kardeşinin peşini bırakmadı, önce ülkede kalan 4 çocuğunu öldürttü daha sonra kiralık katiller vasıtasıyla kardeşi Cem Sultan’ı öldürttü. Keşke İtalya’ya kadar kaçmış olan adamı rahat bıraksaydı diyerek ağlanabilir. 5. Eşiktekine Beşiktekine II. Mehmet Fatih Sultan Mehmet tahta çıktığında daha 2 yaşında olan kardeşini boğdurtarak öldürttü. Keşke sabiye dokunmasaydı diyerek göz yaşı dökülebilir. 6. Kaç Beyazıt Kaç Kanuni Sultan Süleyman sadece büyük oğlu şehzade Mustafa’yı öldürmekle kalmadı. Mustafa’nın ölümünün ardından, annesi Hürrem Sultan’ın da ölümüyle iyice korkuya kapılıp İran’a kaçan Hürrem’den olma 2. Oğlu Beyazıt’ı da rüşvet vererek İran’da öldürttü, bununla yetinmeyip Beyazıt’tan olma 4 öz torununu da öldürttü. Keşke çocuklarıbari bıraksaydı diye kederlenilebilir. 7. 19…20…21…22... Osmanlı’daki en trajik devletin bekasına yönelik kardeş katliamı III. Mehmet’in tahta çıkmasıyla yaşanmıştır. Tahta çıktığı günün gecesi 19 erkek kardeşini boğdurtmuştur, bazı kaynaklar 19 erkek kardeşin yanı sıra 20 kız kardeşini ve babasının hamile eşleri ile babasının bebek yaştaki çocuklarını da öldürtmüştür. Yani III. Mehmet bir gecede toplamda 40-45 sabinin ve kadının kanına girmiştir. En azından sana bir şey olursa diye 2-3 kardeş bıraksaydın iyiydi diye hüzünlenilebilir. 8. Kavak Yelleri Adına türküler, marşlar yakılmış Genç Osman’ı anmadan geçmek olmaz. Devletteki usulsüz ödemeleri ortaya çıkardığı, yenilene çalışmaları başlattığı için ve çevresindekilerin yanlış yönlendirmesi ve kendisinin de gençliğin verdiği tecrübesizlikle yeniçerinin isyan etmesine sebep olmuş ve Yedikule zindanlarında işkence edilip boğularak öldürülmüştür. Keşke yeniçeri ile zıtlaşmasaydın be çocuk diye yas tutulabilir. 9. Kadehinde Zehir Olsa Fatih'in oğlu II. Bayezid askerin isyanı sonucunda oğlu Yavuz Sultan Selim lehine tahttan çekildikten sonra ömrünün kalanının geçireceği Dimetoka'ya doğru yola çıktı, ancak buraya varamadan 21 Mayıs 1512'de yolda öldü. İddialara göre Yavuz Sultan Selim ileride bir taht kavgasını çıkmasını önlemek için babasını zehirlemişti. Babaya el bile kalkmazken zehir içirilir mi? Diye isyan edilebilir. 10. Allahım Feryadımı Artık Duysan Diyorum Öldürülen bir başka Osmanlı padişahı ise Sultan İbrahim'dir. Sultan İbrahim, 7 Ağustos 1648'de tahtan indirilip, yerine küçük yaştaki oğlu Mehmet geçirilmiştir. Ancak tahtan indirilen padişah kapatıldığı yerde 10 gün kalabilmiş feryatları bütün saray halkını etkilemeye başlayınca ve dahi Sultan İbrahim'i yeniden tahta çıkarmak isteyenlerin sayısı artınca, Kösem Sultan ve devlet ileri gelenleri sultanı 10. Günün sonunda boğdurtmuşlardır. Adamı saraydan başka bir yere nakletseydiniz bari diye yönetim kademesi eleştirilebilir. 11. Akrabanın Akrabaya Ettiği Kabakçı İsyanı'yla tahtan indirilip, yerine IV. Mustafa geçirilen Sultan sarayda hapsedilmişken, kendisini yeniden tahta çıkarmak isteyen taraftarlarının kurbanı oldu. Bu girişimi haber alan IV Mustafa taraftarları Sultan Üçüncü Selim’i öldürdü. Keşke sorunlarını konuşarak halletseydiler diye dertlenilebilir. 12. Etme Bulma Dünyası Peki Sultan Üçüncü Selim’i öldürten IV. Mustafa'nın akıbeti farklı mı oldu Hayır, askerlerin IV. Mustafa'yı tekrar tahta çıkarmaya teşebbüs etmesi üzerine tahtını emniyete almak isteyen II. Mahmud kendisini boğdurttu. 'Eden bulur ama...' diyerek etik bir duruş sergilenebilir. 13. Durun Siz Kardeşsiniz Bugüne kadar dizisinin yapılmamış olması şaşırtıcı olan devir ise şüphesiz ki Fetret Devri’dir. 11 yıl süren bu devirde devlet yıkılıp yeniden kurulmuştur. Yıldırım Beyazıt’ın 4 oğlu arasında süren savaşlar, entrikalar 4-5 sezon sürecek ve insanımızı üzerken bir yandan da tarih bilgisini artıracak olaylarla doludur. Spoiler vermek gerekirse kazanan I. Mehmet Çelebi Mehmet olmuştur. Hepiniz kardeşsiniz bu hırs, bu kin, bu savaş niye diye sinirlenilebilir. Osmanlı döneminde yaşamış olan pek çok sanatçı bulunmaktadır. Yazmış olduğu eserleri ile bilinen Osman Hamdi Bey unutulmaz eserlere de imza atmış bir sanatçıdır. Osman Hamdi Bey arama motorlarında en çok aranan Osmanlı dönemi padişahlarından bir tanesidir. Peki Osman Hamdi Bey kimdir? Osman Hamdi Bey eserleri nelerdir? 'Osman Hamdi Bey'in hayatı nasıldır? İşte Osman Hamdi Bey ile ilgili merak edilen tüm - 0614 Son Güncellenme - 0614 Güncelleme - 0614Osman Hamdi Bey Osmanlı'nın son dönemlerinde yaşamıştır. Arkeoloji ile ilgilenmiştir. Osman Hamdi Bey Kimdir? Osman Hamdi Bey hem arkeolog hem de müzecidir. Aynı zamanda İstanbul'un Kadıköy ilçesinin ilk belediye başkanıdır. Osman Hamdi Bey aynı zamanda bir ressamdır. Çizmiş olduğu resimleri ile bilinmektedir. Osman Hamdi Bey İstanbul arkeoloji müzesinin müzeliğini de yapmıştır. Yazmış olduğu Kaplumbağa Terbiyecisi kitabı en ünlü eserleri arasında yer almaktadır. Osman Hamdi Bey Hayatı Osman Hamdi Bey 1842 yılında İstanbul'da dünyaya gelmiştir. Babasının ismi İbrahim Ethem Bey'dir. İbrahim Ethem Bey Osmanlı imparatorluğunda sadrazam olmuş bir devlet adamıdır. Osman Hamdi Bey'in ailesi Osmanlı imparatorluğuna hizmet etmiştir. İlköğretim hayatına ilk kez 1856 yılında bir maarif adliye okulunda başlamıştır. Osman Hamdi Bey 15 - 16 yaşlarından itibaren resme ilgi duymuş ve bu alanda çizim yeteneğinin olduğunu fark etmiştir. Osman Hamdi Bey'in çizim yeteneği çevresi tarafından da kısa süre içerisinde fark edilmiştir. Babası onun bu yeteneğini görünce Avusturya'nın Viyana şehrinde ki bir resim sergisine götürmüştür. Resim sergisinde müzik ve sergileri yakından görme fırsatı bulmuştur. Osman Hamdi Bey'in babası çocuklarının yurt dışında iyi bir eğitim almasını istiyordu. Temel eğitimini tamamladıktan sonra hukuk eğitimi alması için Fransa'nın başkenti Paris'e gönderilmiştir. Paris'te tam olarak 12 yıl boyunca kalmış ve burada hukuk eğitimi almıştır. Osman Hamdi Bey Eserleri - Pembe Başlıklı Kız - Kahve Ocağı - Haremden - Kökenoğlu Rıza Efendi - Arzuhalci - Kur'an-ı Kerim Tilaveti - Silah Taciri - Yaşlı Adamın Önünde - Kur'an Okuyan Kız - Mimozalı Kadın - Kaplumbağa Terbiyecisi - İlahiyatçı - Leylak Toplayan Kız - Yeşil Cami Önü - Eşi Naile Hanım - Çıplak Osman Hamdi Bey Sanat Anlayışı Türkiye'de kültürel miras bırakmayı başarmış olan sanatçılardan bir tanesidir. Batı kültürünü benimsemiş ve Fransa'da kaldığı dönemde batılı anlamda eserlerini ortaya koymuştur. Daha çok oryantalist anlamlarda eser ortaya koyan Osman Hamdi Bey camilerin ve türbelerin resimlerini çizmiştir. Sanat anlayışında manevi zenginliği ortaya koymuştur. Oluşturulma Tarihi Ağustos 24, 2021 0409Tarihte kurulan her devletin kendine has özellikleri bulunmaktadır. Özellikle devlet adamlarının yaşayışları ve yaptıkları ile ön plana çıktığı da görülmektedir. Osman Bey dönemi genel özellikleri nelerdir? Osman Bey dönemi olayları, savaşları ve gelişmeleri nelerdir? Tüm ayrıntıları ile sizler için Bey döneminde Osmanlılar Bizans devleti ile savaşmışlardır. Ayrıca Osman Bey döneminde Osmanlılar Selçuklulara da hizmet etmişlerdir. Osman Bey Dönemi Genel Özellikleri Nelerdir? Osmanlıların Oğuzların Kayı boyundan gelmişlerdir. Özellikle Ertuğrul Gazinin vefatının ardından Osmanlılar da Bizans ile savaşarak Selçuklulara da hizmet etmişlerdir. Osmanlılarda ise Ertuğrul Gazi'nin vefatının ardından idare Osman Beye geçmiştir. Osman Bey ise bağımsızlığını ilan ettikten sonra Osmanlı Beyliği'ni kurmuştur. Osmanlı Beyliği kurulduktan kısa bir süre sonra ise beylik gittikçe yükselmiştir. Osmanlı da beylikten büyük bir cihan imparatorluğuna kadar yükselmiştir. Osman Bey de Osmanlı Devleti'nin kurucusu olmuştur. Osman Bey Dönemi Olayları Osman Bey döneminde kurucu Osman Bey, Şeyh Edebali'nin kızı ile evlendikten sonra siyasi nüfusunu da arttırmıştır. Osman Bey o dönemde fetih hareketlerini arttırarak Eskişehir yakınlarında bulunan Karacahisar'ı da almıştır. Sonrasında ise Osman Bey bağımsızlığını ilan ettikten sonra Bilecik'i başkent yapmıştır. Osman Bey döneminde ilk defa bakırdan Osmanlı parası basıldı. Ayrıca Osmanlı vergisi de konulmuştur. Osman Bey'in lakabı ise Fahrüddin olarak bilinmekteydi. Osman Bey döneminde ilk kez kadı ataması da yapılmıştır. Osman Bey Savaşları ve Gelişmeler Osman Bey döneminde çok önemli gelişmeler yaşanmıştır. Büyük mücadelelerin ardından Bilecik ili alınmıştır. Bilecik'in alınması ile birlikte başkent de yapılmıştır. Bilecik bölgesinde demir madenleri işlenerek silah üretimine de başlanmıştır. Osmanlı döneminde bölgedeki Bizans tekfurlarına karşı önemli başarılar elde edilmiştir. Osmanlılar ile Bizans arasında savaşlar yapılarak başarı da sağlanmıştır. Osman Bey babasından aldığı aşireti büyük bir devlet haline getirmiştir. Tüm bu süreçte ise vergiler de konulmuştur. Osmanlı Beyliği Kuruluşu Osmanlı devletine mensup kişiler Oğuzlar'ın Kayı boyuna mensuplardır. Selçuklu Devleti'nin hükümdarı Alaaddin Keykubat zamanında öncelikle Karadağ bölgesi sonrasında ise Söğüt ve Somaniç'e Ertuğrul Gazi tarafından uç beyliği yerleştirilmiştir. Kösedağ Savaşı'nın ardından Kayı Boyları Anadolu'yu işgal etmişlerdir. İlhanlı Devleti'ne bağlandıktan sonra ise devletin zayıflaması ile Osman Bey de 1299 yılında bağımsızlığını ilan etmiştir. Osman Bey dönem boyunca önemli başarılara imza atmıştır. Osman Bey sonraki yıllarda Şeyh Edebali'nin kızı ile evlenip siyasi nüfusunu da arttırmıştır. Osman Bey'in bağımsızlığını ilan etmesinin ardından Bilecik de başkent olmuştur. Osman Bey Dönemi İle İlgili Merak Edilenler Osman Bey döneminde aşiret hızla gelişmiştir. Bunun yanı sıra Osman Gazi son yıllarda yaşının ilerlemesinin ardından gut hastalığına yakalanmıştır. Beyliğin idaresini ise oğulları Osman Bey'e bırakmıştır. Osman Bey'in ölüm yerinin neresi olduğu da merak edilmektedir. Bazı kaynaklarda Osman Bey'in Bursa'da öldüğü de söylenmektedir. Bazı kaynaklarda Osman Gazi'nin hayatını kaybettikten sonra Söğüt'te babası Ertuğrul Gazi'nin yanına gömüldüğü de söylenmektedir. Osman Bey'in sonradan Osmaniye Meydanı'nda bulunan Gümüşlü Kümbet'e gömüldüğü de tartışmalı konulardan birisidir. Osman Bey Döneminin Özellikleri İle İlgili Merak Edilenler Osman Bey döneminde Bac adı verilen pazar vergisi konulmuştur. Ayrıca bu dönemde ilk defa bakır para olan mangır da basılmıştır. Osman Bey zamanında önemli gelişmelere imza atılmıştır. Osman Bey döneminde önemli savaşlar ve mücadeleler yapılarak başarılı sonuçlar elde edilmiştir. Ayrıca savaş ganimetleri ve kazanımlar da elde edilmiştir. Osman Bey ileri görüşlü kişiliği ile önemli bir devlet adamı profili çizmeye başlamıştır. Hikayemizi Okuyan Kişi Sayısı 728Eğitici masallar kategorimizde yer alan Eğlitici dini masal sunmak istiyorum sizlere, Okuyacağınız Eğitici Türkçe masallar ımız çocuklarınızı eğlendirecek ve çocuklarınızın gelişimine destek Günlük,Yalancıları sevmem. Hem de hiç sevmem. Annem ve babam, her ne olursa olsun, doğru söylememizi ister. Çünkü yalan söylemeye başladığınızda, bunun sonu gelmez derler. Yalan o kadar kötü bir şey ki, sanki hastalık. O yüzden ben çok korkarım yalandan. Yalan, kişinin gerçeği saklayıp, bildiğinin aksini söylemesidir. Yalancılık, çok çirkin bir İslam bu yüzden yalanı haram kılmış ve şiddetle yasaklamış. Bu nereden mi aklıma geldi? Bugün sınıfta olanlardan… Neler mi oldu? Anlatacağım. Ama ondan önce küçükken söylediğim bir yalanın başıma neler açtığını anlatacağım sana. Artık şunu biliyorum ki, bir yalan söylediğin zaman başın dertten kurtulmuyor. Çünkü onu kurtarmak için başka yalanlar da söylemek zorunda kalıyorsun. O yalan, başka bir yalan söylemene sebep oluyor, sonra yine başka bir yalan, öbürünü kurtarmak için başka bir yalan…İlkokul birinci sınıfa yeni başlamıştım. Çok heyecanlıydım ve korkuyordum. Arkadaş edinememiştim, zaten hiçbirimiz birbirimizi tanımıyorduk ki. Canım sıkıldı ve tahtaya resim çizmeye başladım. Teneffüs boyunca o kadar çok resim çizmişim ki, tahta dolmuş. Zil çalınca da koşarak yerime oturdum. Öğretmenimiz sınıfa geldiğinde, – Bu resimleri kim çizdi, diye sordu. Küçüktüm ve öğretmenimin kızacağını sanmıştım. Hiç sesimi çıkarmadım. Ama bir yandan da korkuyordum. Sustum. Sınıftaki çocuklardan biri, – Şu mavi tokalı kız çizdi, dedi. O kadar kötü olmuştum ki anlatamam. O mavi tokalı kız bendim. Öğretmenim, – Betül sen mi çizdin, dediğinde, – Hayır, dedim çıkarmayarak bir yalan söylemiştim. “Hayır” diyerek bir yalan daha söylemiştim. Etti mi iki yalan? Hem de daha okulun ilk günleriydi, öğretmenim beni “yalancı” olarak tanıyacaktı. Hâlbuki hiç yalan söylemezdim, korktuğum için böyle olmuştu işte. Öğretmenim bana baktı – Betül, dedi soran gözlerle. Ağladım, hüngür hüngür ağladım – Bana kızarsınız diye çok korktum. O yüzden sesimi çıkaramadım. Ben yaptım öğretmenim, diye ağladım. Öğretmenim başımı okşadı – Kızacak ne var bunda? Resimler çok güzel. Ben de kim çizdiyse okuldaki resim kursuna yazdıralım diye düşündüm, deyince ne yapacağımı bilemedim. O günden ve söylediklerimden hâlâ pişmanlık duyuyorum. Ve ne olursa olsun hiç yalan bizim okulda da böyle bir şey oldu. Sınıftaki arkadaşlarımızdan biri sınıf tahtasının yere düşmesine sebep olmuş. İşin garip tarafı, kimin yaptığını hiçbirimiz görmemişiz. Müdür Bey sınıfa geldi ve, – Kim yaptı bunu, diye sordu. İçeride bir uğultu dolaştı. Ama kimse cevap vermedi. Sınıfın en yaramazlarından biri olan Cengiz’den şüphelenen Müdür Bey, – Cengiz sen benimle geliyorsun, deyince Cengiz ayağa kalktı – Öğretmenim, ben bir şey yapmadım. Müdür bey ısrarlıydı – Benimle geliyorsun! O sırada arkadaşlarımızdan biri yerinden fırladı – Cengiz yapmadı öğretmenim, ben yaptım, dedi. Sınıftaki en iyi huylu, en uysal çocuklardan biriydi o. Müdür Bey bile inanmadı – Sen mi yaptın? Sen yapmazsın oğlum böyle şeyler, deyince, Osman, – Ben yaptım, daha doğrusu olay olurken oradaydım. Tahtada problem çözüyordum. Birdenbire üstündeki vidası çıktı ve tahta düştü, dedi. Müdür Bey, – Oturun hepiniz yerinize ve sessizce öğretmeninizi bekleyin, diyerek ortaya çıkmasaydı, Cengiz hiç bilmediği bir konu için ceza alacaktı belki de. Cengiz, Osman’ın yanına gitti – Doğruyu söylediğin için teşekkür ederim. Ceza alacaktım neredeyse, dedi. Osman, – Önemli değil, doğru olan buydu, dedi. Bu olayın sonu mutlu bitti. Bugün konularımız hep yalan üzerineydi. Din Kültürü Ahlak Bilgisi dersinde de yalandan bahsettik. Öğretmenimiz; – Yalan, insanları birbirine düşürür, güven duygusunu yok eder. Toplum içinde karışıklıklara sebep olur. Dostlukları yıkar, yerine düşmanlık tohumları eker. Yalan er geç ortaya çıkacağından, yalancılar kendilerine güvenilemeyen, saygı duyulmayan ve sevilmeyen insanlar durumuna düşerler, diyerek bütün konuyu özetledi de, yalan ne kadar kötü bir şeydi. Eğer Osman kalkıp da “Ben yaptım.” demeseydi, bu iş yaramazlıkları ile ünlü olan Cengiz’in üzerinde kalacaktı. Daha sonra neler olabileceğini düşündüm de, çok üzüldüm. Cengiz “Ben yapmadım!” dese de, ona hiç kimse inanmayacaktı. Sonra Müdür Bey onu disiplin kuruluna yollayacaktı. Okul malına zarar vermekten ne ceza alacaktı kim bilir? Bu arada Osman’ın çekeceği vicdan azabını düşünebiliyor musun? O saatten sonra gidip, “Ben yaptım.” dese bile, ne yararı olurdu ki… Bu sefer Osman ve Cengiz’in araları açılacaktı, belki de birbirlerine düşman devam ederken, arkadaşlardan biri “Yangın vaaar!” diye bağırdı. Bu şakaları ile ünlü Efe’den başkası değildi. Sınıfta herkes telaşlandı, ne yapacağımızı bilemedik. Öğretmenimiz de telaşa kapıldı. Bizi sınıftan dışarıya çıkarmak için sınıf kapısını açtı ama o sırada Efe “Şaka yaptımmm, şaka yaptııım.” diye gülmeye başlayınca, öğretmenimiz kızdı – Yalan söylemek çok kötü bir davranış demedim mi ben az önce? – İyi ama ben şaka yaptım, yalan söylemedim ki, dedi. Öğretmenimiz bununla ilgili bir hadis söyledi “Yazıklar olsun insanları güldürmek için yalan söyleyene! Yazık ona.” Şaka bile olsa, yalan söylememek günlük; yalan söylemek Ne kadar tehlikeli bir şey sahiden de. Efe’nin durup dururken böyle bir şaka yapmasını da hiçbirimiz anlamadık doğrusu. Neyse yine dopdolu bir gün masallar serimizde betül’ün günlünde ”Yalancının Mumu” isimli masalımızı okudunuz, eğitici çocuk masalı mızı beğenmeği ve paylaşmayı KATEGORİLERİ Masal Oku Dini Masallar Eğitici Masallar Türk masalları Baba Masalları Youtube KISA HİKAYELERSeverek Okuduğunuz hikayelerimize Android uygulamamızı indirerek cep telefonlarınızdan ve Tabletlerinizden Rahatlıkla Ulaşa Bileceksiniz.

osman bey ile ilgili hikayeler