İstanbul’daki müze ve ören yerleri beş gün boyunca ziyaret edilebiliyor. Museumpass Cappadocia. Nevşehir’deki 10’dan fazla müze ve ören yerleri üç gün boyunca ziyaret edilebiliyor. Museumpass Türkiye. Kültür ve Turizm Bakanlığına bağlı 323 müze ve ören yeri 15 gün boyunca ziyaret edilebiliyor. Bodrum Kalesi
Kültür ve Turizm Bakanlığına bağlı 300'ü aşkın müze ve ören yeri gerekli hijyen tedbirlerinin alınmasının ardından ziyaretçilerini ağırlıyor. AA ekibi, müzelerde alınan Kovid-19 önlemlerini, Başkentin ve Türkiye'nin en çok ziyaret edilen Cumhuriyet Müzesi'nde görüntüledi.
İlklerinve enlerin müzesi olarak gösterilen, Kültür ve Turizm Bakanlığına bağlı İstanbul Arkeoloji Müzelerinin yenilenen bina ve sergi salonları sanatseverlerle buluştu.Müzenin bahçesinde düzenlenen,
İllere Göre Türkiye’de Kültür ve Turizm Bakanlığı’na Bağlı Müzeler ile Ören Yerleri ve Özel Müzeler: Müze ve Ören Yeri Sayıları, Müze Eser Sayıları ve Ziyaretçi Sayıları 9 Eylül 2021
Bustandardın ülkemizdeki uygulayıcısı Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdürlüğüne bağlı olarak hizmet vermekte olan ISBN Türkiye Ajansı’dır. Ajansımız, Uluslarası ISBN Merkezi’nin bir üyesi olarak bu Merkezin aldığı kararları takip ederek, sisteme dahil olan diğer ülkelerle eş zamanlı olarak bu uygulamal
260TUhY. Salgınla birlikte hayatımızda pek çok şey zorunlu olarak değişti. Gezi alışkanlıklarımız da bunlardan biri… COVID-19 tedbirleri kapsamında evde daha fazla vakit geçirmenin önemli olduğu günlerde, müze ve ören yeri gezileri de sanala ortama taşındı. Öyle ki Kültür ve Turizm Bakanlığına bağlı müze ve ören yerleri sanal ortamda hiç olmadığı kadar ilgi gördü. Sanal ortamda 25 Mart’tan bu yana 11 milyon 400 bin ziyaret gerçekleşti. [Grafik Nursel Cobuloğlu /TRT Haber] Her yıl dünyanın ve Türkiye’nin dört bir yanından milyonlarca kişinin ziyaret ettiği Kültür ve Turizm Bakanlığına bağlı müze ve ören yerleri, bu yıl pandemi sebebiyle 19 Mart’ta kapılarını 74 gün süreyle kapattı. Bu süreçte halkın kültürel miraslardan mahrum kalmaması için ise teknolojiden faydalanıldı. Müze ve ören yerlerinin üç boyutlu olarak internet üzerinden gezilebilmesi için çalışmalar yapıldı. Türkiye’deki birbirinden özel müzeler ve ören yerleri 25 Mart’tan bu yana misafirlerini sanal ortamda da ağırlıyor. Ücretsiz olarak yapılan bu gezilere adresinden ulaşılıyor. En fazla Göbeklitepe ziyaret edildi Yediden yetmişe büyük ilgi gören sanal müzeler, açıldığı günden 15 Aralık’a kadar 11 milyon 400 bin kez ziyaret edildi. En fazla ziyaret edilen yer, Göbeklitepe Ören Yeri oldu. “Tarihin Sıfır Noktası” olarak nitelendirilen ve 2018’de UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne giren Göbeklitepe, dijital ortamda 3 milyon 383 bin 985 kez ziyaret edildi. Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının Kurtuluş Savaşı yıllarında çalışmalarını yürüttüğü “Birinci Meclis Binası” da en fazla ziyaret edilen yerler arasında. Kurtuluş Savaşı Müzesi’nin sanal ortamdaki ziyaretçi sayısı 1 milyon 869 bin 319. Üçüncü sırada Efes Ören Yeri var. UNESCO Dünya Kültür Miras Listesi’nde yer alan Efes, 1 milyon 350 bin 742 kez ziyaret edildi. Bunları 1 milyon 147 bin kez ziyaret edilen Troya Müzesi ve 1 milyon 31 bin 447 kez gezilen Anadolu Medeniyetleri Müzesi izledi. 33 müze ve ören yerine sanal ziyaret Türkiye’nin birbirinden özel 33 müze ve ören yeri halen internet üzerinden rahatça gezilebiliyor. Kültür ve Turizm Bakanlığına bağlı olan ve sanal ortamda gezilebilecek diğer müze ve ören yerleri şöyle sıralanıyor Cumhuriyet Müzesi, Ankara Etnografya Müzesi, Antalya Müzesi, Çorum Müzesi, Boğazköy Müzesi, Gaziantep Zeugma Mozaik Müzesi, Gaziantep Arkeoloji Müzesi, Adana Müzesi, Şanlıurfa Müzesi, Samsun Gazi Müzesi, İzmir Efes Müzesi, Van Müzesi, Hatay Arkeoloji Müzesi, Adıyaman Nemrut Ören Yeri, Ahlat Selçuklu Mezarlığı, İstanbul Arkeoloji Müzeleri, İstanbul Türk ve İslam Eserleri Müzesi, İstanbul Havalimanı Müzesi, Uşak Müzesi, İzmir Atatürk Evi Müzesi, Nevşehir Göreme Ören Yeri, Hattuşa Ören Yeri, Denizli Hierapolis Ören Yeri, Aksaray Ihlara Vadisi Ören Yeri, Mersin Müzesi, Çanakkale Assos Ören Yeri, Denizli Laodikeia Ören Yeri ve Cumhurbaşkanlığı Külliyesi Millet Kütüphanesindeki Milli Mücadele Hakimiyet Milletindir Sergisi.
1636 - Güncelleme 1638Kültür ve Turizm Bakanlığı, yeni tip korona virüs Kovid-19 salgınına karşı alınan tedbirler kapsamında tüm müzelerde dezenfekte işlemi ve Turizm Bakanlığı, yeni tip korona virüs Kovid-19 salgınına karşı alınan tedbirler kapsamında tüm müzelerde dezenfekte işlemi başlattı. Çin Halk Cumhuriyeti'nin Vuhan şehrinde ortaya çıkan yeni korona virüs vaka sayısının komşu ülkeler de dahil olmak üzere dünyanın birçok ülkesinde artması üzerine Kültür ve Turizm Bakanlığı, Kovid-19 salgınına karşı alınan tedbirler kapsamında dezenfekte işlemlerine başladı. Bakanlığa bağlı ülke genelinde tüm müzelerde başlatılan dezenfekte işlemleri büyük bir titizlikle devam ediyor. Bakanlık tarafından yapılan açıklamada, "Müzelerimizi büyük bir titizlikle dezenfekte ediyoruz. Salgın hastalıklarla mücadele tedbirlerimizi ülke genelindeki tüm müzelerimizde düzenli olarak sürdüreceğiz" denildi.Emin Kuvat - Mehmet Kalay/İHAİhlas Haber Ajansı / Güncel Batı Antalya Kalkınma Ajansı Çin Halk Cumhuriyeti Turizm Wuhan Güncel Haberler Haberler ›› Güncel ››Kültür ve Turizm Bakanlığına bağlı müzeler dezenfekte ediliyor - HaberlerBu haber İhlas Haber Ajansı tarafından hazırlanmış olup habere tarafından hiçbir editöryal müdahalede bulunulmamıştır. İhlas Haber Ajansı tarafından hazırlanan bütün haberler sitemizde hazırlandığı şekliyle otomatik servis edilmektedir. Bu nedenle haberin hukuki muhatabı İhlas Haber Ajansı kurumudur.
Sizlere daha iyi bir hizmet sunabilmek için sitemizde çerezlerden faydalanıyoruz . Detaylı bilgi için Kişisel Verilerin Korunması Politikası ile Çerez Politikası’nı inceleyebilirsiniz.
Müzenin bahçesinde düzenlenen açılışta konuşan Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, kültürel mirasın korunması için çok önemli adımlar attıklarına işaret ederek "Kıymetli eserleri, modern müzecilik anlayışıyla sunan yeni müzeler açtık, açmaya devam ediyoruz. Mevcut müzelerimizi yeniledik. Son yıllarda inşa ettiğimiz müzelerle, müzecilik alanında dünyaya hedef gösteren öncü ülkelerden biri haline geldik. Yenilikçi sergi biçimleri ve eğitim çalışmalarıyla müzelerimiz, dünyada parmakla gösterilen ve ödül üstüne ödül alan kültür kurumları haline dönüştü." ifadelerini Ersoy, kültür varlıklarının herkesin ortak hafızası olduğunun altını çizerek, şöyle devam etti"'Ülkemizde gerçekleşen her kaçak kazı, bu hafızaya indirilmiş bir darbedir.' diyerek eşsiz değerlerimize sahip çıktık. Kültürel mirasın korunması adına tarihin en büyük başarılarından birini kaçakçılıkla mücadelede gerçekleştirdik. Son 20 yılda Bakanlığımız girişimleri ile yurt dışından 9 bin 32 tarihi eserimizin ülkemize iadesini sağladık. Müzelerde ve kaçakçılıkla mücadelede olduğu gibi arkeolojik kazı çalışmalarında da dünyaya öncülük yapar hale geldik. Paleolitik'ten Neolitik'e, klasik çağlardan Türk, İslam arkeolojisine uzanan çalışmalarla geçtiğimiz yıl kazı, araştırma ve benzeri toplam 670 arkeolojik faaliyet gerçekleştirdik. Artık dünyada en çok arkeolojik çalışma yapan ülkelerin başında Türkiye geliyor. Türk arkeolojisi hem kazılarıyla hem kazılardaki koruma çalışmalarıyla hem de bilimsel yayınlarıyla dünya arkeolojisinin en önemli paydaşlarından biri haline gelmiştir." Yıl içinde 143 arkeolojik kazının çalışma sürelerini uzattıklarını anlatan Ersoy, artık yılın 12 ayında aktif kazı ve araştırma yapılmasını sağladıklarını belirtti. 2023 yılında Şanlıurfa'da düzenlenecek olan “Dünya Neolitik Kongresi”ne de değinen Ersoy, UNESCO Dünya Mirası Listesi'ndeki alan sayısını 9'dan 19'a, ülkedeki sit alanı sayısını son 20 yılda 3 kattan fazla arttırarak 22 bin 233'e çıkardıklarını topraklarda müzecilik ve arkeolojinin yağmaya "Dur" diyebilmek ve kaçırılan eserleri koruyabilmek için verilen mücadelelerle başladığını anlatan Bakan Ersoy, şunları kaydetti"1869'da kurulan Müze-i Hümayun, 1881 yılında Osman Hamdi Bey'in müze müdürü olmasıyla önemli bir eşiği aştı. Tüm yokluklara ve imkansızlıklara rağmen Osman Hamdi Bey, küçük bir müzeden bir imparatorluk müzesine giden kapıyı açtı. Sultan 2. Abdülhamid'in himayesinde 1891 yılında inşa edilen müze binasıyla Müze-i Hümayun büyüdü, gelişti, şubeler açtı ve bugüne geldi. Bugün hem nitelik hem de nicelik açısından dünyanın en önemli müzeleri arasında yer alan 131 yıllık çınarımız, hızla değişen ve gelişen dünya müzecilik anlayışıyla ve teknolojik gelişmelerle uyumlu yeni bir döneme giriyor. 2012 yılında Bakanlığımızca başlatılan 'İstanbul Arkeoloji Müzeleri Depreme Karşı Güçlendirme, Restorasyon ve Teşhir Tanzim Projesi' ile müzenin, klasik bina olarak adlandırılan ana binası ve sergisi yenilendi.“Klasik binanın salon 8 ile salon 32 arasındaki tüm salonlarında deprem güçlendirme çalışmaları yapıldı. Giriş katındaki eserler, modern müzecilik standartlarına uygun etiket ve bilgilendirme panoları ile desteklenerek yenilendi. Her sergi salonu için bir tema belirlenerek salon duvarlarında bu temaya uygun grafik tasarımlarla sergilemeye canlılık kazandırıldı. Salonlardaki tüm aydınlatma sistemleri, günümüzün son teknolojik imkanları kullanılarak yenilendi. Sergilemedeki doku, ışık, renk, ölçek ve tema uyumu, ziyaretçinin algı kapasitesine hitap eden yerleşim düzeni ve dijital uygulamaların kullanımındaki oran, İstanbul Arkeoloji Müzeleri klasik binanın tasarım ilkelerini oluşturdu. Yeni düzenlenen salonlarda iki bini sikke olmak üzere heykel ve kabartmalar, lahitler, figürinler, mimari kaplama levhaları, hazine eserleri ve seramiklerden oluşan beş bin yeni eser sergilenmeye başlandı." Kaynak
kültür ve turizm bakanlığına bağlı müzeler